Borrell, iki günlük ABD temasları öncesinde, Avrupa’nın güç arz güvenliği hakkında blog yazısı yayımladı.
Gücün her vakit en değerli jeopolitik bahisler içinde yer aldığını anımsatan Borrell, “Enerji, Rusya ile yaşanan krizin niye olduğu yüksek fiyatlar ve gaz arz sıkıntıları yüzünden gündemimizin birinci sıralarında yer alıyor.” tabirini kullandı.
Borrell, güçte yaşanan baskılara karşı önlem almaları gerektiğini tabir ederek, Washington’daki AB-ABD Güç Kurulu’nun bu alanda transatlantik iş birliğini artıracağını kaydetti.
Güç fiyatlarının enflasyonu yükselttiğine dikkati çeken Borrell, güç meblağlarının 2022 boyunca yüksek kalmasının enflasyonu daha fazla artıracağını, bunun da ekonomik toparlanmaya önemli ziyan vereceğini söz etti.
Borrell, “Enerji fiyatları global arz ve talep problemleri niçiniyle yükseldi. AB’de gaz meblağları bir yıl öncesine nazaran 6 ile 10 kat daha yüksek düzeyde bulunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Doğal gazın Avrupa’nın toptan elektrik piyasasında fiyatların belirlenmesinde kıymetli rol oynadığını hatırlatan Borrell, gazdaki fiyat artışının elektrik fiyatlarını da üst tırmandırdığını aktardı.
Borrell, Rusya ile şiddetli bir kriz yaşadıklarını anımsatarak, gücün yalnızca bir fiyat konusu olmadığını beraberinde bir arz güvenliği sıkıntısı olduğunu söz etti.
AB-Rusya ilgilerinde güç siyasetinin her vakit ön planda olduğunu anlatan Borrell, “AB gaz ithalatının yüzde 40’tan fazlası Rusya’dan sağlanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Borrell, AB’nin Rusya’dan gaz ithalatını azaltmasının yalnızca yeşil dönüşüme katkı vermeyeceğini, bunun Avrupa’nın stratejik bağımlılığını da azaltacağını belirtti.
Rusya’nın son senelerda döviz rezervlerini artırarak ekonomik yaptırımlara karşı direncini yükselttiğini anımsatan Borrell, AB’nin ise mümkün gaz kesintilerine karşı kapasitesini geliştirmek için fazla adım atmadığını lisana getirdi.
Borrell, AB’nin hemen stratejik gaz rezervlerini artırması ve ortak gaz alım imkanlarını geliştirmesi gerektiğini kaydetti.
Rusya’nın geçmişte güç kaynaklarını siyasi maksatlarla kullandığını hatırlatan Borrell, “Rusya, son haftalarda mukavele taahhütlerini sıkı bir biçimde yerine getirmesine karşın Rus devletine ilişkin Gazprom, Avrupa depolama tesislerini bir daha doldurmak için ek gaz göndermeyi reddederek piyasada daha fazla tedirginliğe niye oldu.” tabirlerini kullandı.
Borrell, ABD ve öteki ortaklarla birlikte güç arzının bir silah ve jeopolitik kaldıraç olarak kullanılmasına karşı olduklarını belirtti.
Gaz arz güvenliğini sağlamaları gerektiğine dikkati çeken Borrell, bunun için kaynakları daha fazla çeşitlendirmelerinin kıymetine işaret etti.
Borrell, ABD’nin halihazırda Avrupa’nın en büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tedarikçisi pozisyonunda olduğunu ve bu alanda iş birliğini ağırlaştırdıklarını anlattı.
AB’nin LNG arzını artırmak için Norveç, Katar, Azerbaycan, Cezayir ve öbürleri ülkelerle de görüştüklerini anlatan Borrell, İber Yarımadasını Avrupa ile daha entegre hale getirmek için süratle çalışmaları gerektiğini belirtti.
KAYNAK: AA
Okumaya devam et...
Gücün her vakit en değerli jeopolitik bahisler içinde yer aldığını anımsatan Borrell, “Enerji, Rusya ile yaşanan krizin niye olduğu yüksek fiyatlar ve gaz arz sıkıntıları yüzünden gündemimizin birinci sıralarında yer alıyor.” tabirini kullandı.
Borrell, güçte yaşanan baskılara karşı önlem almaları gerektiğini tabir ederek, Washington’daki AB-ABD Güç Kurulu’nun bu alanda transatlantik iş birliğini artıracağını kaydetti.
Güç fiyatlarının enflasyonu yükselttiğine dikkati çeken Borrell, güç meblağlarının 2022 boyunca yüksek kalmasının enflasyonu daha fazla artıracağını, bunun da ekonomik toparlanmaya önemli ziyan vereceğini söz etti.
Borrell, “Enerji fiyatları global arz ve talep problemleri niçiniyle yükseldi. AB’de gaz meblağları bir yıl öncesine nazaran 6 ile 10 kat daha yüksek düzeyde bulunuyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Doğal gazın Avrupa’nın toptan elektrik piyasasında fiyatların belirlenmesinde kıymetli rol oynadığını hatırlatan Borrell, gazdaki fiyat artışının elektrik fiyatlarını da üst tırmandırdığını aktardı.
Borrell, Rusya ile şiddetli bir kriz yaşadıklarını anımsatarak, gücün yalnızca bir fiyat konusu olmadığını beraberinde bir arz güvenliği sıkıntısı olduğunu söz etti.
AB-Rusya ilgilerinde güç siyasetinin her vakit ön planda olduğunu anlatan Borrell, “AB gaz ithalatının yüzde 40’tan fazlası Rusya’dan sağlanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Borrell, AB’nin Rusya’dan gaz ithalatını azaltmasının yalnızca yeşil dönüşüme katkı vermeyeceğini, bunun Avrupa’nın stratejik bağımlılığını da azaltacağını belirtti.
Rusya’nın son senelerda döviz rezervlerini artırarak ekonomik yaptırımlara karşı direncini yükselttiğini anımsatan Borrell, AB’nin ise mümkün gaz kesintilerine karşı kapasitesini geliştirmek için fazla adım atmadığını lisana getirdi.
Borrell, AB’nin hemen stratejik gaz rezervlerini artırması ve ortak gaz alım imkanlarını geliştirmesi gerektiğini kaydetti.
Rusya’nın geçmişte güç kaynaklarını siyasi maksatlarla kullandığını hatırlatan Borrell, “Rusya, son haftalarda mukavele taahhütlerini sıkı bir biçimde yerine getirmesine karşın Rus devletine ilişkin Gazprom, Avrupa depolama tesislerini bir daha doldurmak için ek gaz göndermeyi reddederek piyasada daha fazla tedirginliğe niye oldu.” tabirlerini kullandı.
Borrell, ABD ve öteki ortaklarla birlikte güç arzının bir silah ve jeopolitik kaldıraç olarak kullanılmasına karşı olduklarını belirtti.
Gaz arz güvenliğini sağlamaları gerektiğine dikkati çeken Borrell, bunun için kaynakları daha fazla çeşitlendirmelerinin kıymetine işaret etti.
Borrell, ABD’nin halihazırda Avrupa’nın en büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tedarikçisi pozisyonunda olduğunu ve bu alanda iş birliğini ağırlaştırdıklarını anlattı.
AB’nin LNG arzını artırmak için Norveç, Katar, Azerbaycan, Cezayir ve öbürleri ülkelerle de görüştüklerini anlatan Borrell, İber Yarımadasını Avrupa ile daha entegre hale getirmek için süratle çalışmaları gerektiğini belirtti.
KAYNAK: AA
Okumaya devam et...