DİYARBAKIR – Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde gazetecilerle bir ortaya Yeşil Ambalaj A.Ş. Genel Müdürü Hasan Yeşil, şirketin 2023 maksatlarını anlattı ve basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı.
2016’da üretime başladıklarını tabir eden ve ortadan geçen 7 yılda üretim, ihracat ve istihdamı artırdıklarını belirten Yeşil, “Üretim süreçlerinden daha sonra iş süreçlerimizi de büsbütün dijital ortama taşımak için çalışmalar yapıyoruz. Şirketin bu biçimdece bir kurumsal hafızasını da oluşturmuş olacağız. 250 kişinin çalıştığı, Diyarbakır’dan Ortadoğu’ya, Avrupa’ya ve hatta Amerika’ya ihracat yapan bir oluklu mukavva firmasıyız” dedi.
‘GÜMRÜKTEN EN ÇOK ARAÇ ÇIKIŞI YAPAN FİRMAYIZ’
Diyarbakır Gümrük Müdürlüğü bilgilerine bakılırsa, 2022’nin birinci 11 ayında en epey araç çıkışı yapan ve en epeyce beyanname açan firma olduklarını vurgulayan Hasan Yeşil, “Hem bölgenin kalkınması için tıpkı vakitte istihdamı daha da arttırmak için ihracata yönelmemiz şart” dedi.
Yeşil, “Çünkü iç piyasada vakit zaman istikrarsızlıklar oluyor ve bir daha maksat pazarlarımızdan biri olan Ortadoğu’da devir periyot istikrarsızlıklar oluyor. Bu bizi hem Avrupa’ya birebir vakitte bir daha 2023’te gaye pazarımız olan Amerika’ya yöneltti. Yeşil Ambalaj’ın çalışmaları, yatırımları inşallah bundan daha sonra da devam edecek. Kurallar ne olursa olsun istihdama da bir toplumsal sorumluluk olarak bakıyoruz” diye konuştu.
‘BANKALARIN MERKEZDEKİ YETKİLERİNİN BİR KISMI YERELE DEVREDİLMELİ’
Yatırımcıların bankalardan krediye ulaşmada çektiği zahmetlerle ilgili bir soru üzerine Hasan Yeşil, Doğu ve Güneydoğu’daki banka müdürlüklerine yetki verilmesini istedi. Yeşil, şunları söylemiş oldu: “Bölgede uzun müddettir iş dünyasının epey konuştuğu, üzerinde durduğu bir sorun. Finansmana erişimde zorluk yaşayan firmaların sermaye göçü yaptığını, yani firmaların merkezlerini Diyarbakır’dan batıya taşıdıklarını biliyoruz. Bunun iki niçini var.
Şimdi Güneydoğu Anadolu’da kamu bankalarının bölge müdürlüklerinin limit tahsis yetkisi hudutları. Bir bankanın limit tahsisi tesiri hiç yok. Yani bugün Bölge Müdürlüğü istese de tabiri caizse 100 bin TL bile verme yetkisi yok. ötürüsıyla kredilerin kıymetli bir kısmı genel müdürlük tahsis ünitesine gidiyor. Bilhassa birtakım bankalar, yani hiç limiti olmayan bankanın haricinde diğer bir kamu bankasının 20 milyon TL tahsis limiti var. Bugünün enflasyonunda 20 milyon TL ile bir yatırım yapılmayacağını az epey kestirim ediyoruz. Olağan bu 20 milyon TL üst limit. Kredi notu A çıkan firmalar için. Yani kredi notu A olan kaç tane firma var deseniz, Güneydoğu Bölgesi’nde herbiçimde 2-3 tane en çok çıkar. Başka bir bankanın da 35 milyon TL yatırım kredisi tahsis limiti var. Alışılmış bu da şu an için yetersiz geliyor. Bu finansmana erişim problemini nasıl çözebiliriz? Öncelikle Genel Müdürlük yetkilerinin bir kısmının Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürlüklerine devredilmesi lazım. Yani bir nevi merkezdeki yetkinin yerele devredilmesi lazım. Buna finansal özerklik de diyebiliriz. Bu bölgede yatırım yapacak bireylerin kredi değerlendirmesi bölgedeki uzmanlar tarafınca yapılmalı. İstanbul’da genel müdürlükteki proje yatırım ünitelerinin bizi yanlışsız bir biçimde değerlendirmesi, objektif bir biçimde değerlendirmesi biraz güç.”
‘EN BÜYÜK MASRAF MALİYETİMİZ ENERJİ’
Yeşil, “Asgari fiyatla ilgili patron olarak teklifiniz, beklentiniz nedir?” sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“Ben çalışana maliyet gözüyle bakmıyorum. Bir çalışana kıymet gözüyle bakmak gerekir. Tabi bu anlayışa sahip ne kadar patron var bilmiyoruz. Mutsuz bir çalışanla hayli keyifli olamazsınız. Endüstrinin, iş dünyasının kendi gerçekleri olmakla bir arada ben katiyen patrona bir maliyet olacağını düşünmüyorum.
Burada makul mantıklı tarafların yapacağı görüşmeler olur. Ben 8 bin, 8 bin 250 olabilir diye düşünüyorum. Lakin velev ki 10 bin de olsa bize maliyet oldu diye üzülmeyiz. Kendi bölümüm için söyleyeyim. En büyük, en değerli masraf güç maliyetidir. Bizim güç maliyetlerini çözmemiz lazım. Yeşil Ambalaj olarak aslına bakarsan 2 megavat bir güneş gücü santrali proje yatırımımız devam ediyor. Güç maliyetlerimizi azaltmayı düşünüyoruz” dedi.
Okumaya devam et...
2016’da üretime başladıklarını tabir eden ve ortadan geçen 7 yılda üretim, ihracat ve istihdamı artırdıklarını belirten Yeşil, “Üretim süreçlerinden daha sonra iş süreçlerimizi de büsbütün dijital ortama taşımak için çalışmalar yapıyoruz. Şirketin bu biçimdece bir kurumsal hafızasını da oluşturmuş olacağız. 250 kişinin çalıştığı, Diyarbakır’dan Ortadoğu’ya, Avrupa’ya ve hatta Amerika’ya ihracat yapan bir oluklu mukavva firmasıyız” dedi.
‘GÜMRÜKTEN EN ÇOK ARAÇ ÇIKIŞI YAPAN FİRMAYIZ’
Diyarbakır Gümrük Müdürlüğü bilgilerine bakılırsa, 2022’nin birinci 11 ayında en epey araç çıkışı yapan ve en epeyce beyanname açan firma olduklarını vurgulayan Hasan Yeşil, “Hem bölgenin kalkınması için tıpkı vakitte istihdamı daha da arttırmak için ihracata yönelmemiz şart” dedi.
Yeşil, “Çünkü iç piyasada vakit zaman istikrarsızlıklar oluyor ve bir daha maksat pazarlarımızdan biri olan Ortadoğu’da devir periyot istikrarsızlıklar oluyor. Bu bizi hem Avrupa’ya birebir vakitte bir daha 2023’te gaye pazarımız olan Amerika’ya yöneltti. Yeşil Ambalaj’ın çalışmaları, yatırımları inşallah bundan daha sonra da devam edecek. Kurallar ne olursa olsun istihdama da bir toplumsal sorumluluk olarak bakıyoruz” diye konuştu.
‘BANKALARIN MERKEZDEKİ YETKİLERİNİN BİR KISMI YERELE DEVREDİLMELİ’
Yatırımcıların bankalardan krediye ulaşmada çektiği zahmetlerle ilgili bir soru üzerine Hasan Yeşil, Doğu ve Güneydoğu’daki banka müdürlüklerine yetki verilmesini istedi. Yeşil, şunları söylemiş oldu: “Bölgede uzun müddettir iş dünyasının epey konuştuğu, üzerinde durduğu bir sorun. Finansmana erişimde zorluk yaşayan firmaların sermaye göçü yaptığını, yani firmaların merkezlerini Diyarbakır’dan batıya taşıdıklarını biliyoruz. Bunun iki niçini var.
Şimdi Güneydoğu Anadolu’da kamu bankalarının bölge müdürlüklerinin limit tahsis yetkisi hudutları. Bir bankanın limit tahsisi tesiri hiç yok. Yani bugün Bölge Müdürlüğü istese de tabiri caizse 100 bin TL bile verme yetkisi yok. ötürüsıyla kredilerin kıymetli bir kısmı genel müdürlük tahsis ünitesine gidiyor. Bilhassa birtakım bankalar, yani hiç limiti olmayan bankanın haricinde diğer bir kamu bankasının 20 milyon TL tahsis limiti var. Bugünün enflasyonunda 20 milyon TL ile bir yatırım yapılmayacağını az epey kestirim ediyoruz. Olağan bu 20 milyon TL üst limit. Kredi notu A çıkan firmalar için. Yani kredi notu A olan kaç tane firma var deseniz, Güneydoğu Bölgesi’nde herbiçimde 2-3 tane en çok çıkar. Başka bir bankanın da 35 milyon TL yatırım kredisi tahsis limiti var. Alışılmış bu da şu an için yetersiz geliyor. Bu finansmana erişim problemini nasıl çözebiliriz? Öncelikle Genel Müdürlük yetkilerinin bir kısmının Güneydoğu Anadolu Bölge Müdürlüklerine devredilmesi lazım. Yani bir nevi merkezdeki yetkinin yerele devredilmesi lazım. Buna finansal özerklik de diyebiliriz. Bu bölgede yatırım yapacak bireylerin kredi değerlendirmesi bölgedeki uzmanlar tarafınca yapılmalı. İstanbul’da genel müdürlükteki proje yatırım ünitelerinin bizi yanlışsız bir biçimde değerlendirmesi, objektif bir biçimde değerlendirmesi biraz güç.”
‘EN BÜYÜK MASRAF MALİYETİMİZ ENERJİ’
Yeşil, “Asgari fiyatla ilgili patron olarak teklifiniz, beklentiniz nedir?” sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“Ben çalışana maliyet gözüyle bakmıyorum. Bir çalışana kıymet gözüyle bakmak gerekir. Tabi bu anlayışa sahip ne kadar patron var bilmiyoruz. Mutsuz bir çalışanla hayli keyifli olamazsınız. Endüstrinin, iş dünyasının kendi gerçekleri olmakla bir arada ben katiyen patrona bir maliyet olacağını düşünmüyorum.
Burada makul mantıklı tarafların yapacağı görüşmeler olur. Ben 8 bin, 8 bin 250 olabilir diye düşünüyorum. Lakin velev ki 10 bin de olsa bize maliyet oldu diye üzülmeyiz. Kendi bölümüm için söyleyeyim. En büyük, en değerli masraf güç maliyetidir. Bizim güç maliyetlerini çözmemiz lazım. Yeşil Ambalaj olarak aslına bakarsan 2 megavat bir güneş gücü santrali proje yatırımımız devam ediyor. Güç maliyetlerimizi azaltmayı düşünüyoruz” dedi.
Okumaya devam et...