Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Lideri Prof. Dr. Göksel Aşan, İstanbul Finans Merkezi’ne (İFM) taşınma sürecine ait, “Binalar bitti. İçinde birtakım düzenlemeler oluyor. Bunlar yıl sonu yahut ocak ayı üzere inşallah taşınılacak durumda olacak. Bilhassa Merkez Bankası binası, İstanbul’un büyük ihtimalle yeni sembolü olacak.” dedi.
Aşan, Türkiye 2023 Tepesi ve Para Sohbetleri kapsamında gerçekleştirilen panelde yaptığı konuşmada, İFM’ye taşınma süreci ve iştirak finans kesimindeki son gelişmeler hakkında bilgi verdi.
Özellikle kamu bankalarının şu anda bile taşınacak durumda olduğunu aktaran Aşan, “Binalar bitti. İçinde birtakım düzenlemeler oluyor. Bunlar yıl sonu yahut ocak ayı üzere inşallah taşınılacak durumda olacak ki herbiçimde taşınmaya da başlayacaklar.” diye konuştu.
Aşan, etraf düzenlemelerinin yapılacağını, fazlaca geniş bir alanda büyük bir proje olduğunu tabir ederek, “İçeri girdiğinizde epey gurur duyuyorsunuz. Bilhassa Merkez Bankası binası, İstanbul’un büyük ihtimalle yeni sembolü olacak. İkonik bir bina, mimarisi hayli hoş oldu. İFM’nin açıldığında süratli bir biçimde etkin hale geleceğini, önemli bir doluluğu yakalayacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.
İstanbul’un halihazırda bir finans merkezi ve bölgenin göz bebeği olduğunu vurgulayan Aşan, İFM’nin bunu daha tesirli hale getireceğini, biraz daha kıymet katacağını söylemiş oldu.
Düzenleyici kurumların hepsinin bir ortada olmasının ehemmiyetinden bahseden Aşan, bu biçimde bir alan yaratıp bu alana has bir yasal düzenleme yapıldığında daha evvel İstanbul’da olmayan finansal eser ve faaliyetlerin İstanbul’a taşınmasını sağlayacağını kaydetti.
“HEDEFİMİZ; İŞTİRAK FİNANSIN KESİMDEKİ HİSSESİNİ YÜZDE 15’E ÇIKARMAK”
Göksel Aşan, iştirak finans hakkında yapılan düzenlemelere ait de değerlendirmelerde bulunarak, şunları tabir etti:
“Katılım Finans Strateji Evrakı oldukça bir ses getirdi. Bize de epey fazla sayıda müspet yorum geliyor. Muhakkak ki ülkenin bir bölümü bunu bekliyormuş ve bir gereksinimi karşıladığı anlaşılıyor. Yalnızca bu alanı düzenleyen bir kanunun olması bile başlı başına bir iletidir. Bankacılık ya da sermaye piyasaları kanunları içerisine gömülmüş unsurlardan çok, daha net ve anlaşılır, bankacılığın bir modülü muamelesi görmeyen bir dal olması başlı başına bir bildiri. Bizim açımızdan en kritik problemlerden biri bu dalın toplumdaki güvenilirliğini artırmak. Bu bölümün birinci müşterileri, faiz hassasiyeti olan muhafazakar beşerler. Onların iştirak finans kuruluşlarına itimadını bir biçimde artırmamız lazım. Sıkıntı bir mevzu baktığımızda. Burada da kilit ehemmiyeti, topluma bu inancı yeterli verecek bir kurumsal yapı olduğunu düşünüyoruz. O istikamette bir çalışma var ki bu kritik. Bir öteki taraftan da biz iştirak finans kuruluşlarının bir ortaya gelip kendi beraberliklerini oluşturmasını hayli önemsiyoruz. İştirak finansın onların hepsinin bir ortaya geldiği bir yapı ile büyüyebileceğini düşünüyoruz.”
“Gelecek yıl tüm bankacılığın iştirak bankacılığı olacağı” yorumlarına ait görüşlerini de paylaşan Aşan, “Bizim maksadımız aşikâr, kesimdeki hissemizi yüzde 15’e çıkarmak. Bunu da inşallah 2025’e kadar başarmak. Diyelim ki bizim bankacılık sistemi, finansal sistem ve tasarruf sahiplerimiz tercih etti ve hissemiz yüzde 51 oldu… Bunda ne rahatsızlık var? Neresinde bir kötülük var? Yapabilirsek ne hoş bir alanın büyütülmesi… Şimdiye kadar niye hissemiz yüzde 15 olmadı diye eleştirilmemiz lazım.” dedi.
“HALKA ARZLARA YATIRIMCI TALEBİ HAYLİ GÜÇLÜ”
Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Korkmaz Ergun da sermaye piyasalarından şirketlerin daha fazla kaynağa ve imkanlara kavuştuğu bir ortamı hazırlamaya çalıştıklarını söylemiş oldu.
Büyük sanayi şirketlerinden yalnızca 100’ünün borsada süreç gördüğüne dikkati çeken Ergun, bu sebeple değerli kentleri ziyaret ederek biroldukça manada Borsa İstanbul’un kendileri için önemli bir alternatif olduğunu anlatmak istediklerini belirtti.
Ergun, 2021’de 33, bu yıl ise 47 halka arz yaptıklarına işaret ederek, “Gelecek yıl bu sayının artarak devam etmesini hedefliyoruz. Halka arzlara yatırımcı talebi çok kuvvetli. Son 2 seneye baktığımızda halka arzlarda yatırımcı sayısında 600 binleri bulabiliyoruz.” halinde konuştu.
Halka arz süreçlerinde şirketlerin yanında olduklarını vurgulayan Ergun, şunları söylemiş oldu:
“Büyük sanayi şirketlerimize hizmet verirken, onlar için ‘borsaya gelirken yoldaki taşları temizlemeye talibiz’ derken, öbür taraftan KOBİ’ler, start-up boyutundaki şirketlerimize, ileride halka arz potansiyeli olan lakin çabucak hemen hazır olmayan daha küçük ölçekli şirketlerimizin süreç bakılırsabileceği bir teşebbüs sermayesi pazarı oluşturma konusunda SPK ile birlikte çalışıyoruz. Bu bahisteki Bildirim taslağı görüşe açıldı. İki kurum olarak çalışmalarımız devam ediyor. Start-up ve KOBİ ölçeğindeki şirketlerimiz, yalnızca sermaye artırımı yoluyla, şirkete girecek kaynakla yatırımlarını, büyümelerini sağlayabilecekleri ve yalnızca nitelikli ve kurumsal yatırımcılara ihraç yoluyla gerçekleştirebilecekleri kaynak temini ile borsamızda süreç görmeye başlayabilecekler. bu biçimdece şirketlerimiz hem yatırımlarını gerçekleştirme yoluyla büyürken, hem kurumsallaşarak halka arza hazır hale gelecekler. Belirli bir süre daha sonrasında tüm şartları sağlamak kaydıyla halka arza hazır hale gelecekler. Sermaye Piyasası Konseyi (SPK) takviyesiyle inşallah bu pazarımızı en yakın vakitte açmayı düşünüyoruz.”
“GELECEK DEVİRDE ÖNEMLİ MANADA TEKNOLOJİ YATIRIMI YAPACAĞIZ”
Korkmaz Ergun, yurt dışı bağlar manasında birinci gayelerinin teknoloji ihraç etmek değil, gittikleri yerlerden yatırımcıları ülkeye getirmek ve oradaki büyük şirketleri borsaya kazandırmak olduğunu vurguladı.
Abu Dabi borsasına teknoloji ihraç etmelerinin akabinde ticari alakaları de geliştirdiklerini ve bir fon kurduklarını anlatan Ergun, bu biçimdece oradaki yatırımcıların direkt Borsa İstanbul’a bağlanmalarının önünü açtıklarını söz etti.
Ergun, Türkmenistan borsasının teknoloji konusunda yardım istediği bilgisini vererek, buradaki gayelerinin Türkmenistan’daki büyük doğal gaz şirketlerinin halka arzı gündeme geldiğinde, başka borsalara nazaran yeterli bir alternatif haline gelmek olduğunu söylemiş oldu.
Sudan’ın da altın borsası kurma konusunda bir taleple geldiğini anlatan Ergun, “Belki oradaki altınları çıkarıp antrepo diye kurduğumuz memleketler arası saklama merkezinde Sudan’ın altınlarını saklayarak ülkemize bu manada rezervlerine katkı sağlayabiliriz.” dedi.
Gelecek devirde önemli manada teknoloji yatırımı yapacaklarından da bahseden Ergun, “Borsamızda önemli manada kapasite büyümesi içerisindeyiz. 2017’de 3,7 milyar buyruk gelirken bu yıl 12 milyara yakın buyruk kapasitesi ile karşılaştık. İnşallah 2023 ve daha sonrasında yeni eserlerle yatırımcıların önünde olmaya devam edeceğiz.” biçiminde konuşmasını tamamladı.
YATIRIMCI TESTİ MERKEZİLEŞTİRİLİYOR
SPK Lideri İbrahim Ömer Gönül de sermaye piyasalarının yalnızca arz taraflı değil, talep taraflı da hayli önemli geliştiğini söylemiş oldu.
Yatırımcı sayısının bu yıl 3,5 milyona yaklaştığına dikkati çeken Gönül, müracaatlara bakıldığında şirketlerin sermaye piyasalarına talebinin arttığını ve sermaye piyasalarına kaygıyla bakma sürecini atlattıklarını söz etti.
Gönül, şirketlerle artık epey yakın temasta olduklarını belirterek, “Kendilerine halka arzı ve sermaye piyasalarını anlatmaya çalışıyoruz. Bilgilendirmelerle daha kolay ve sürdürülebilir finansmana ulaşım imkanını anlatacağız.” dedi.
2023 yılı halka arzlarına ait için sayı vermenin gerçek olmayacağını fakat müracaatların kuvvetli olduğuna değinen Gönül, şu andaki müracaatlarda gördüklerine göre gerçek manada sanayi ve gerçek daldan, yatırımcılardan epeyce önemli bir teveccüh olduğunu tabir etti.
Gönül, yerli yatırımcının borsaya talebiyle birlikte toplumsal medya düzenlemelerinin de devam ettiğini belirterek, toplumsal medyadaki birtakım hesaplarda vatandaşların gaye alındığını kaydetti.
Sosyal medyadaki paylaşımların akabinde kapalı kümelerde meblağları kendi çıkarlarına nazaran biçimlendirmeye çalışanların olduğuna işaret eden Gönül, işlerinin bunlarla uğraş etmek olduğunu söylemiş oldu.
Gönül, gerekli yasal düzenlemelerle birlikte finansal okuryazarlığın artırılması için çabaladıklarını aktararak, toplumsal medyada milyonlarca hesap olduğunu ve bunların hepsini engelleme üzere bir imkanlarının bulunmadığına dikkati çekti.
Gençlerin ve konut hanımlarının finansal okuryazarlığını geliştirmenin farklı başka birer amaç olduğunu kaydeden Gönül, “Bundan daha sonraki yol haritamızda yapmak istediğimiz en kıymetli şey finansal okuryazarlığı tek bir çatı altında organize etmek.” değerlendirmesinde bulundu.
Gönül, yatırımcıya ulaşmanın kıymetinden bahsederek, “Bunun da muhakkak yolları var. Madem birtakım hesaplar toplumsal medyada bu işi manipüle ediyorlar. Biz de toplumsal medyayı fazlaca önemli manada kuvvetli kılarak kullanmamız lazım. Bunun için bu bahiste çalışmalarımıza başladık.” dedi.
SPK Lideri Gönül, sertifikalandırma ve bu sertifikaları geçerliliğini sağlama usulü için paydaşlarıyla fikir alışverişlerine devam ettiklerini kaydederek, fazlaca kısa bir vakitte bu amaçlarına hakikat yürümeye başlayacaklarını lisana getirdi.
Sertifikalandırma için üç bakanlıkla bir arada çalıştıklarını ve protokol çalışmaları olduğuna dikkati çeken Gönül, bir şirket üzerinden hazırlanan eğitimler daha sonrası sertifikalandırma sürecinin başlayacağını söylemiş oldu.
Gönül, borsaya gelenlerin muhakkak bir testten geçmek zorunda olduklarını hatırlatarak, “Kısa bir müddetde bu testi merkezileştiriyoruz. Bireyler bu biçimdece daha önemli bir testten geçtikten daha sonra hisse piyasasında yatırımcı olabilecekler.” dedi
BANKACILIK DIŞI FİNANSTA PAZAR HİSSESİ GAYESİ YÜZDE 20
Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Lideri Ali Emre Ballı da bankacılık dışı finans kesiminin süreç hacminin 2022’de yüzde 82 artığını belirterek, gelecek sene de büyümek için var güçleriyle çalışacaklarını söylemiş oldu.
Bankacılık dışı finans dalının şu anda yüzde 14 olduğunu tabir eden ballı, pazar hisselerini gelecek sene yüzde 20’ye çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Ballı, bankaların fonladığı riskleri bankacılık dışı finans dalıyla paylaşarak buradan gelen takviyesi gerçek dala aktararak gerçek bölümü daha fazlaca destekleyebileceklerini öngördüklerini bildiren Ballı, dalın son periyotta Takasbank’tan kredi kullanarak gerçek bölümün finansman muhtaçlığını karşılamaya başladığını belirtti.
KAYNAK: AA
Okumaya devam et...
Aşan, Türkiye 2023 Tepesi ve Para Sohbetleri kapsamında gerçekleştirilen panelde yaptığı konuşmada, İFM’ye taşınma süreci ve iştirak finans kesimindeki son gelişmeler hakkında bilgi verdi.
Özellikle kamu bankalarının şu anda bile taşınacak durumda olduğunu aktaran Aşan, “Binalar bitti. İçinde birtakım düzenlemeler oluyor. Bunlar yıl sonu yahut ocak ayı üzere inşallah taşınılacak durumda olacak ki herbiçimde taşınmaya da başlayacaklar.” diye konuştu.
Aşan, etraf düzenlemelerinin yapılacağını, fazlaca geniş bir alanda büyük bir proje olduğunu tabir ederek, “İçeri girdiğinizde epey gurur duyuyorsunuz. Bilhassa Merkez Bankası binası, İstanbul’un büyük ihtimalle yeni sembolü olacak. İkonik bir bina, mimarisi hayli hoş oldu. İFM’nin açıldığında süratli bir biçimde etkin hale geleceğini, önemli bir doluluğu yakalayacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.
İstanbul’un halihazırda bir finans merkezi ve bölgenin göz bebeği olduğunu vurgulayan Aşan, İFM’nin bunu daha tesirli hale getireceğini, biraz daha kıymet katacağını söylemiş oldu.
Düzenleyici kurumların hepsinin bir ortada olmasının ehemmiyetinden bahseden Aşan, bu biçimde bir alan yaratıp bu alana has bir yasal düzenleme yapıldığında daha evvel İstanbul’da olmayan finansal eser ve faaliyetlerin İstanbul’a taşınmasını sağlayacağını kaydetti.
“HEDEFİMİZ; İŞTİRAK FİNANSIN KESİMDEKİ HİSSESİNİ YÜZDE 15’E ÇIKARMAK”
Göksel Aşan, iştirak finans hakkında yapılan düzenlemelere ait de değerlendirmelerde bulunarak, şunları tabir etti:
“Katılım Finans Strateji Evrakı oldukça bir ses getirdi. Bize de epey fazla sayıda müspet yorum geliyor. Muhakkak ki ülkenin bir bölümü bunu bekliyormuş ve bir gereksinimi karşıladığı anlaşılıyor. Yalnızca bu alanı düzenleyen bir kanunun olması bile başlı başına bir iletidir. Bankacılık ya da sermaye piyasaları kanunları içerisine gömülmüş unsurlardan çok, daha net ve anlaşılır, bankacılığın bir modülü muamelesi görmeyen bir dal olması başlı başına bir bildiri. Bizim açımızdan en kritik problemlerden biri bu dalın toplumdaki güvenilirliğini artırmak. Bu bölümün birinci müşterileri, faiz hassasiyeti olan muhafazakar beşerler. Onların iştirak finans kuruluşlarına itimadını bir biçimde artırmamız lazım. Sıkıntı bir mevzu baktığımızda. Burada da kilit ehemmiyeti, topluma bu inancı yeterli verecek bir kurumsal yapı olduğunu düşünüyoruz. O istikamette bir çalışma var ki bu kritik. Bir öteki taraftan da biz iştirak finans kuruluşlarının bir ortaya gelip kendi beraberliklerini oluşturmasını hayli önemsiyoruz. İştirak finansın onların hepsinin bir ortaya geldiği bir yapı ile büyüyebileceğini düşünüyoruz.”
“Gelecek yıl tüm bankacılığın iştirak bankacılığı olacağı” yorumlarına ait görüşlerini de paylaşan Aşan, “Bizim maksadımız aşikâr, kesimdeki hissemizi yüzde 15’e çıkarmak. Bunu da inşallah 2025’e kadar başarmak. Diyelim ki bizim bankacılık sistemi, finansal sistem ve tasarruf sahiplerimiz tercih etti ve hissemiz yüzde 51 oldu… Bunda ne rahatsızlık var? Neresinde bir kötülük var? Yapabilirsek ne hoş bir alanın büyütülmesi… Şimdiye kadar niye hissemiz yüzde 15 olmadı diye eleştirilmemiz lazım.” dedi.
“HALKA ARZLARA YATIRIMCI TALEBİ HAYLİ GÜÇLÜ”
Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Korkmaz Ergun da sermaye piyasalarından şirketlerin daha fazla kaynağa ve imkanlara kavuştuğu bir ortamı hazırlamaya çalıştıklarını söylemiş oldu.
Büyük sanayi şirketlerinden yalnızca 100’ünün borsada süreç gördüğüne dikkati çeken Ergun, bu sebeple değerli kentleri ziyaret ederek biroldukça manada Borsa İstanbul’un kendileri için önemli bir alternatif olduğunu anlatmak istediklerini belirtti.
Ergun, 2021’de 33, bu yıl ise 47 halka arz yaptıklarına işaret ederek, “Gelecek yıl bu sayının artarak devam etmesini hedefliyoruz. Halka arzlara yatırımcı talebi çok kuvvetli. Son 2 seneye baktığımızda halka arzlarda yatırımcı sayısında 600 binleri bulabiliyoruz.” halinde konuştu.
Halka arz süreçlerinde şirketlerin yanında olduklarını vurgulayan Ergun, şunları söylemiş oldu:
“Büyük sanayi şirketlerimize hizmet verirken, onlar için ‘borsaya gelirken yoldaki taşları temizlemeye talibiz’ derken, öbür taraftan KOBİ’ler, start-up boyutundaki şirketlerimize, ileride halka arz potansiyeli olan lakin çabucak hemen hazır olmayan daha küçük ölçekli şirketlerimizin süreç bakılırsabileceği bir teşebbüs sermayesi pazarı oluşturma konusunda SPK ile birlikte çalışıyoruz. Bu bahisteki Bildirim taslağı görüşe açıldı. İki kurum olarak çalışmalarımız devam ediyor. Start-up ve KOBİ ölçeğindeki şirketlerimiz, yalnızca sermaye artırımı yoluyla, şirkete girecek kaynakla yatırımlarını, büyümelerini sağlayabilecekleri ve yalnızca nitelikli ve kurumsal yatırımcılara ihraç yoluyla gerçekleştirebilecekleri kaynak temini ile borsamızda süreç görmeye başlayabilecekler. bu biçimdece şirketlerimiz hem yatırımlarını gerçekleştirme yoluyla büyürken, hem kurumsallaşarak halka arza hazır hale gelecekler. Belirli bir süre daha sonrasında tüm şartları sağlamak kaydıyla halka arza hazır hale gelecekler. Sermaye Piyasası Konseyi (SPK) takviyesiyle inşallah bu pazarımızı en yakın vakitte açmayı düşünüyoruz.”
“GELECEK DEVİRDE ÖNEMLİ MANADA TEKNOLOJİ YATIRIMI YAPACAĞIZ”
Korkmaz Ergun, yurt dışı bağlar manasında birinci gayelerinin teknoloji ihraç etmek değil, gittikleri yerlerden yatırımcıları ülkeye getirmek ve oradaki büyük şirketleri borsaya kazandırmak olduğunu vurguladı.
Abu Dabi borsasına teknoloji ihraç etmelerinin akabinde ticari alakaları de geliştirdiklerini ve bir fon kurduklarını anlatan Ergun, bu biçimdece oradaki yatırımcıların direkt Borsa İstanbul’a bağlanmalarının önünü açtıklarını söz etti.
Ergun, Türkmenistan borsasının teknoloji konusunda yardım istediği bilgisini vererek, buradaki gayelerinin Türkmenistan’daki büyük doğal gaz şirketlerinin halka arzı gündeme geldiğinde, başka borsalara nazaran yeterli bir alternatif haline gelmek olduğunu söylemiş oldu.
Sudan’ın da altın borsası kurma konusunda bir taleple geldiğini anlatan Ergun, “Belki oradaki altınları çıkarıp antrepo diye kurduğumuz memleketler arası saklama merkezinde Sudan’ın altınlarını saklayarak ülkemize bu manada rezervlerine katkı sağlayabiliriz.” dedi.
Gelecek devirde önemli manada teknoloji yatırımı yapacaklarından da bahseden Ergun, “Borsamızda önemli manada kapasite büyümesi içerisindeyiz. 2017’de 3,7 milyar buyruk gelirken bu yıl 12 milyara yakın buyruk kapasitesi ile karşılaştık. İnşallah 2023 ve daha sonrasında yeni eserlerle yatırımcıların önünde olmaya devam edeceğiz.” biçiminde konuşmasını tamamladı.
YATIRIMCI TESTİ MERKEZİLEŞTİRİLİYOR
SPK Lideri İbrahim Ömer Gönül de sermaye piyasalarının yalnızca arz taraflı değil, talep taraflı da hayli önemli geliştiğini söylemiş oldu.
Yatırımcı sayısının bu yıl 3,5 milyona yaklaştığına dikkati çeken Gönül, müracaatlara bakıldığında şirketlerin sermaye piyasalarına talebinin arttığını ve sermaye piyasalarına kaygıyla bakma sürecini atlattıklarını söz etti.
Gönül, şirketlerle artık epey yakın temasta olduklarını belirterek, “Kendilerine halka arzı ve sermaye piyasalarını anlatmaya çalışıyoruz. Bilgilendirmelerle daha kolay ve sürdürülebilir finansmana ulaşım imkanını anlatacağız.” dedi.
2023 yılı halka arzlarına ait için sayı vermenin gerçek olmayacağını fakat müracaatların kuvvetli olduğuna değinen Gönül, şu andaki müracaatlarda gördüklerine göre gerçek manada sanayi ve gerçek daldan, yatırımcılardan epeyce önemli bir teveccüh olduğunu tabir etti.
Gönül, yerli yatırımcının borsaya talebiyle birlikte toplumsal medya düzenlemelerinin de devam ettiğini belirterek, toplumsal medyadaki birtakım hesaplarda vatandaşların gaye alındığını kaydetti.
Sosyal medyadaki paylaşımların akabinde kapalı kümelerde meblağları kendi çıkarlarına nazaran biçimlendirmeye çalışanların olduğuna işaret eden Gönül, işlerinin bunlarla uğraş etmek olduğunu söylemiş oldu.
Gönül, gerekli yasal düzenlemelerle birlikte finansal okuryazarlığın artırılması için çabaladıklarını aktararak, toplumsal medyada milyonlarca hesap olduğunu ve bunların hepsini engelleme üzere bir imkanlarının bulunmadığına dikkati çekti.
Gençlerin ve konut hanımlarının finansal okuryazarlığını geliştirmenin farklı başka birer amaç olduğunu kaydeden Gönül, “Bundan daha sonraki yol haritamızda yapmak istediğimiz en kıymetli şey finansal okuryazarlığı tek bir çatı altında organize etmek.” değerlendirmesinde bulundu.
Gönül, yatırımcıya ulaşmanın kıymetinden bahsederek, “Bunun da muhakkak yolları var. Madem birtakım hesaplar toplumsal medyada bu işi manipüle ediyorlar. Biz de toplumsal medyayı fazlaca önemli manada kuvvetli kılarak kullanmamız lazım. Bunun için bu bahiste çalışmalarımıza başladık.” dedi.
SPK Lideri Gönül, sertifikalandırma ve bu sertifikaları geçerliliğini sağlama usulü için paydaşlarıyla fikir alışverişlerine devam ettiklerini kaydederek, fazlaca kısa bir vakitte bu amaçlarına hakikat yürümeye başlayacaklarını lisana getirdi.
Sertifikalandırma için üç bakanlıkla bir arada çalıştıklarını ve protokol çalışmaları olduğuna dikkati çeken Gönül, bir şirket üzerinden hazırlanan eğitimler daha sonrası sertifikalandırma sürecinin başlayacağını söylemiş oldu.
Gönül, borsaya gelenlerin muhakkak bir testten geçmek zorunda olduklarını hatırlatarak, “Kısa bir müddetde bu testi merkezileştiriyoruz. Bireyler bu biçimdece daha önemli bir testten geçtikten daha sonra hisse piyasasında yatırımcı olabilecekler.” dedi
BANKACILIK DIŞI FİNANSTA PAZAR HİSSESİ GAYESİ YÜZDE 20
Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Lideri Ali Emre Ballı da bankacılık dışı finans kesiminin süreç hacminin 2022’de yüzde 82 artığını belirterek, gelecek sene de büyümek için var güçleriyle çalışacaklarını söylemiş oldu.
Bankacılık dışı finans dalının şu anda yüzde 14 olduğunu tabir eden ballı, pazar hisselerini gelecek sene yüzde 20’ye çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Ballı, bankaların fonladığı riskleri bankacılık dışı finans dalıyla paylaşarak buradan gelen takviyesi gerçek dala aktararak gerçek bölümü daha fazlaca destekleyebileceklerini öngördüklerini bildiren Ballı, dalın son periyotta Takasbank’tan kredi kullanarak gerçek bölümün finansman muhtaçlığını karşılamaya başladığını belirtti.
KAYNAK: AA
Okumaya devam et...